SUNIVOL Projeler

Geleceğin Enerji Modellerini Bugünden Uyguluyoruz. Akıllı, Doğal, Verimli Çözümler.

SUNIVOL - Güneş Enerjisinde Yeni Bir Çağ SUNIVOL olarak, sadece bugünün değil, geleceğin enerji ihtiyaçlarına da yanıt verecek yenilikçi çözümler geliştiriyoruz.

Türkiye’de henüz yaygın olmayan ancak dünya genelinde hızla benimsenen üç özel projeyle yola çıktık: Projelerimize yönelik tüm mühendislik ön hazırlıklarımızı tamamladık; sistem tasarımı, yazılım altyapısı, enerji yönetimi ve izleme çözümleri konusunda uzman ekiplerle teknik değerlendirmelerimizi yaptık. Donanım ve yazılım entegrasyonları için üretici firmalarla görüşmelerimizi tamamlandık, ön tedarik ve iş birliği protokollerimizi oluşturulduk.

1. Hibrit Akıllı Sistemler – Rüzgar ve Güneşin Gücünü Birleştiriyoruz

Müstakil yaşam alanları için geliştirilen bu model, güneş ve rüzgar enerjisini birincil kaynaklar olarak entegre ederek %100 öz tüketimi hedefleyen, tamamen bağımsız ve akıllı bir enerji altyapısı sunar. Sektörde genellikle yedek (back-up) enerji kaynağı olarak değerlendirilen rüzgar enerjisi, bu modelde güneş panelleriyle eşdeğer birincil kaynak olarak doğrudan enerji üretimine katkı sağlar. Doğadan alınan güçle, sürdürülebilir bir yaşam mümkün...

2. Balkon GES Sistemleri – Şehirde Kendi Elektriğini Üret!

Şehirde yaşayanlar için enerji üretimi artık bir hayal değil. Esnek, hafif ve özel üretim güneş panelleriyle geliştirilen bu kompakt sistem, apartman dairelerinin balkon korkuluklarına ve dış cephe duvarlarına kolayca entegre ediliyor. Şebeke ile uyumlu yapısı sayesinde temiz enerji herkes için erişilebilir hale geliyor. Üstelik prosedürel başvuru, çağrı mektubu ya da uzun izin süreçleri gerektirmiyor. Sadece bir balkonla ya da duvarla, büyük fark yaratmak mümkün!..

3. Agrivoltaik Sistemler – Akıllı Tarım, Akıllı Enerji: Aynı Tarlada İki Yüksek Verim

Yeni nesil agrivoltaik sistemler, tarım ve enerji üretimini aynı altyapıda entegre ederek maksimum verim hedefler. Gelişmiş sensörler ve veri analiz sistemleriyle toprak nemi, hava durumu, güneşlenme süresi gibi parametreler anlık izlenebilir, yapay zeka destekli karar destek sistemleriyle sulama ve enerji üretimi optimize edilebilir. Paneller, bitki türüne göre konumlandırılır; fotosentezi engellemeden gölgeleme sağlar, su kaybını azaltır, mikroiklimi iyileştirir. Sonuç: Daha verimli mahsuller ve sürdürülebilir enerji üretimi, aynı anda ve aynı toprakta.

Şimdilik bu üç öncü teknolojiyle, hem çevresel sürdürülebilirliği güçlendiriyor hem de bireysel enerji bağımsızlığını destekliyoruz. SUNIVOL olarak, dünya trendlerini yakından takip ediyoruz.

“Her şeyi biliyoruz demiyoruz… Ama 15 yılı aşkın tecrübemiz, geniş sektör ağımız ve öğrenmeye açık yaklaşımımızla bir bilene sorarız, birlikte düşünürüz, birlikte çalışırız. Aklınızda bir proje varsa, gelin beyin fırtınası yapalım; çözüm üretelim, birlikte başaralım. Çünkü biz inanıyoruz: Paylaşıldıkça büyüyen bilgi ve iş birliğiyle dünyamızı daha yaşanabilir hale getirebiliriz.” Bizi Arayın..

Proje 1: Hibrit Akıllı Sistemler, Rüzgar-Güneş Öztüketim Modeli; Hedef %100 Öztüketim, Gün boyu tasarruf.

SUNIVOL - Güneş Enerjisinde Yeni Bir Çağ SUNIVOL bünyesinde geliştirilen hibrit akıllı enerji sistemi projesi, müstakil evler, çiftlik evleri, dağ evleri ve tiny house gibi hem şebekeye bağlı hem de şebekeden bağımsız kullanım senaryolarına uygun, yenilikçi bir güç çözümüdür. Sistem, temel olarak dikey eksenli bir rüzgar türbini ile güneş panellerinin birleşiminden oluşan yenilenebilir enerji üretim altyapısına dayanır.

Üretilen elektrik enerjisi, evin anlık iç tüketimini karşılamak üzere akıllı bir şekilde yönetilir; öncelik, enerjinin şebekeye aktarılmadan doğrudan yerinde kullanılmasına verilir. Enerji depolama ihtiyacı ise, uzun ömürlü ve güvenli bir teknoloji olan yeni nesil LiFePO₄ (lityum demir fosfat) batarya sistemi ile karşılanır. Sistem, aynı zamanda tam entegre bir akıllı kontrol ve izleme altyapısına sahiptir. Bu sayede üretim ve ev içi detaylı tüketim verileri anlık olarak takip edilir, kullanıcıya mobil uygulama üzerinden bilgilendirmeler gönderilir ve gerektiğinde akıllı prizler, sensörler gibi cihazlar aracılığıyla tüketim davranışı optimize edilir.

Bedava elektirik ancak Öztüketim modeli ve Akıllı Yönetim Sistemleri ile mümkündür. Enerji üretilir üretilmez başka bir forma dönüştürülmeden, kablo ile taşımadan veya depolamadan kullanılır ise maksimum verim sağlanabilir. Her dönüşüm bir kayıptır.

Enerji, tıpkı sahilde oyun oynayan bir çocuğun avucundaki kum gibidir

Üretmek tek başına yeterli değildir; nasıl ve ne zaman kullandığınız asıl farkı yaratır. 5 yaşında güzel bir çocuk düşünün, mutlu ve huzurlu bir şekilde deniz kenarında sahilde eline aldığı kumla bir kale yapmak istiyor. İki elini de kullanarak sahilden avuç dolusu kum alıyor, üretilen enerji avuçlanan kum tanelerinin sayısı kadar olsun, eğer o kumu uzağa taşımaya kalkarsa, avucundan dökülür, rüzgâr alır götürür; hatta bir kovadan diğerine aktarırken bile önemli bir kısmı kaybolabilir. Ama eğer kumu aldığı anda, tam yanında bir kale inşa ederse hiçbir tanesi boşa gitmez. Her tanecik bir amaca hizmet eder. İşte enerjide verimlilik ve %100 öztüketim modeli de tam olarak budur.

SUNIVOL olarak biz, enerjinin en kıymetli hali olan “Anında ve Yerinde kullanımı" temel alıyoruz. Çünkü biliyoruz ki üretim kadar önemli olan bir şey varsa, o da enerjiyi kaybetmeden, doğru zamanda ve doğru yerde akıllı ve hızlı bir şekilde değerlendirebilmektir.

Üretilen enerjiyi, distribütörlüğünü üstlendiğimiz dünya çapında kendini kanıtlamış akıllı enerji yönetim sistemleriyle ve Forem-ARGE bünyesinde geliştirmekte olduğumuz yazılım ve altyapı çözümleriyle etkin ve akıllı bir şekilde izliyor, yönetiyor, gerektiğinde uzaktan müdahale edebiliyoruz.

Biz enerjiyi sadece üretmiyoruz; onu akıllı kullanıyoruz, kayıpsız ve sürdürülebilir bir yaşam inşa ediyoruz.

Güneş ve Rüzgar Enerjisinin Birbirini Tamamlayıcı Özellikleri

Güneş enerjisi (fotovoltaik paneller) ve rüzgar enerjisi (rüzgar türbinleri) üretim profili açısından farklılık gösterir ve bu farklılıklar stratejik bir avantaj olarak birbirini tamamlayıcı şekilde kullanılabilir. Güneş panelleri en yüksek üretimi güneşli saatlerde (özellikle öğle civarı) sağlarken gece saatlerinde hiç üretim yapamaz. Rüzgar türbinleri ise güneşten bağımsız olarak günün 24 saati esen rüzgara bağlı üretim yapabilir, pek çok bölgede gece ve güneşsiz saatlerde rüzgar hızında artış gözlemlenir (eftaenergy.com). Ayrıca mevsimsel olarak da güneş ve rüzgar kaynakları ters dönemlerde güçlü olma eğilimindedir: Güneş enerjisi yaz aylarında ve uzun gündüzlerde maksimum verime ulaşırken, rüzgar enerjisi çoğu coğrafyada kış aylarında ve güneş ışığının zayıf olduğu dönemlerde daha kuvvetli esmektedir (eftaenergy.com).

Bu sayede hibrit bir güneş-rüzgar sistemi, yılın ve günün farklı zamanlarında biri düşük üretim yaparken diğerinin üretime devam etmesi ile daha dengeli ve sürekli bir enerji üretimi sağlayabilir. Nitekim yapılan analizler, güneş ve rüzgarın saatlik üretimlerinde çoğunlukla ters ilişki (negatif korelasyon) olduğunu ve bu sayede birbirlerini tamamladıklarını ortaya koymaktadır (ember-energy.org). Başka bir ifadeyle, hibrit sistem sayesinde bir kaynağın üretmediği anlarda diğer kaynak devreye girerek toplam enerji arzında kesintisizliğe katkı sunar. Sonuç olarak, doğru boyutlandırılmış bir güneş-rüzgar hibrit sistemi, tekil güneş veya tekil rüzgar sistemine kıyasla daha dengeli, güvenilir ve kesintisiz bir güç profili sunar.

Yukarıdaki durumu özetlemek gerekirse, güneş ve rüzgarın birbirini tamamlayıcı üretim karakteristikleri aşağıdaki tabloda vurgulanmıştır:

SUNIVOL - Güneş Enerjisinde Yeni Bir Çağ Yukarıdaki tabloya göre, örneğin gündüz vakti güneş güçlü iken rüzgar durgun olsa bile sistem toplam üretimi yüksek kalır; gece olduğunda ise güneş yokken devreye giren rüzgar türbini evin enerji ihtiyacını karşılamaya katkı sunar. Bu sayede “gündüz güneş, gece rüzgar” prensibiyle tamamlama gerçekleşir. Nitekim bir enerji analizi platformu olan Ember’in raporunda, “güneş ve rüzgar, saatlik üretimleri arasındaki ters ilişki sayesinde birbirlerini tamamlayıcı özelliğe sahip kaynaklardır” denilmektedir (ember-energy.org). Yani gündüz vakitleri özellikle kapalı havalarda üretimin sürekliliği sağlanabilmektedir.

SUNIVOL - Güneş Enerjisinde Yeni Bir Çağ Bu grafik, ABD merkezli EIA (U.S. Energy Information Administration) tarafından yayımlanan Electric Power Monthly verilerine dayanmaktadır (eia.gov). Grafik, Ocak’tan Aralık’a kadar olan dönemde ABD genelindeki ticari ölçekli güneş ve rüzgar santrallarının aylık üretim değişimlerini göstermektedir. Veriler, her kaynağın kendi maksimum kapasitesine göre normalize edilmiş olup, güneş enerjisinin özellikle yaz aylarında (Haziran–Temmuz–Ağustos) en yüksek üretimi sağladığını, rüzgar enerjisinin ise kış aylarında (Aralık–Ocak–Şubat) daha güçlü olduğunu ortaya koymaktadır (eia.gov). Grafik tasarımı, enerji sistemleri üzerine içerikler üreten Freeing Energy platformu tarafından hazırlanmıştır (freeingenergy.com).

Bu veriler, güneş ve rüzgar üretimi arasında çoğu zaman negatif korelasyon bulunduğunu ve bu sayede birbirlerini tamamlayarak hibrit sistemlerde daha dengeli ve sürdürülebilir bir üretim profili sağladığını göstermektedir (nrel.gov). Benzer tamamlayıcı ilişkiler, İngiltere ve Akdeniz bölgeleri gibi farklı coğrafyalarda yapılan çalışmalarda da tespit edilmiştir (en.wikipedia.org). Nitekim birçok analizde, %60 güneş ve %40 rüzgar oranıyla hibrit sistemlerin gün içi üretimde daha sabit ve güvenilir sonuçlar sunduğu önerilmektedir.

Dikey eksenli rüzgar türbini tasarımı, yatay eksenli klasik türbinlere göre tüm yönlerden gelen rüzgarı yakalayabilir ve şehir/ev ortamlarındaki türbülanslı rüzgarlarda dahi çalışabilir daha düşük rüzgar hızlarında (genellikle ~2-3 m/s gibi) enerji üretimini başlatabilme avantajı vardır. Bu özellikler, konut ölçeğinde ve rüzgar yönünün sık değiştiği yerlerde dikey türbinleri uygun kılar (risolarparts.com).

Projelerimizde güneş paneli ile dikey rüzgar türbininin bir arada kullanılması, gece-gündüz ve yaz-kış döngülerine yayılan kesintisiz bir yenilenebilir enerji üretimi hedeflemektedir.

Dip not: Güneş panellerinin verimi sıcaklıkla ters orantılıdır. Panel sıcaklığı arttıkça verim düşer. Yaklaşık olarak 25°C sıcaklık artışı, %10 civarında güç kaybına yol açar. Ancak yaz aylarında gün ışığı süresi çok daha uzun olduğu için, bu verim düşüşüne rağmen toplam enerji üretimi kış aylarına göre daha yüksek olur. Yani yazın anlık verim düşse de, uzun güneşlenme saatleri sayesinde günlük ve aylık üretim artışı sağlanır.

Hibrit Sistemde Doğrudan Evi Besleme ve Rüzgar Kaynağının Aktif Kullanımı

Birçok küçük ölçekli sistemde rüzgar türbini “yedek” veya ikinci planda bir kaynak olarak ele alınır; örneğin uzun süre güneş olmadığında devreye giren yardımcı jeneratör gibi düşünülür. Oysa bu projede rüzgar, bataryaya “backup” şarj sağlamak dışında, aynı güneş paneli gibi aktif birincil kaynak olarak kabul edilmekte ve ürettiği enerji anlık olarak ev yüklerine yönlendirilmektedir. Bu yaklaşım dünyada yeni yeni örneklenmeye başlayan bir özelliktir. Amaç, üretildiği anda tüketim kavramı ile verimi maksimize ederek depolama kayıplarını ve enerji kesintilerini en aza indirmektir.

Rüzgar türbinleri, güneş panellerinden farklı olarak üretimi anında durdurulamayan enerji kaynaklarıdır. Bu nedenle, üretimin tüketim veya depolama kapasitesini aştığı durumlarda fazla enerjinin güvenli şekilde yönetilmesi gerekir. Bu amaçla, rüzgar türbinlerinde “dump-load” (boşaltma yükü) devreleri kullanılır. Dump-load devreleri, batarya dolu olsa bile rüzgarın ürettiği fazla enerjiyi dirençli yüklerde tüketir. Bu enerji genellikle ısıtıcı elemanlara veya su ısıtma sistemlerine yönlendirilir. Böylece türbinin aşırı hızlanması ve mekanik aksamın zarar görmesi önlenir. Aynı zamanda boşa gitmesi muhtemel enerji faydalı bir şekilde değerlendirilir.

Bu yöntem sayesinde, rüzgar kaynaklı üretim güvenle kontrol altına alınır, sistem verimliliği artar ve enerji kaynakları maksimum seviyede değerlendirilir.

Eğer evimizi yenilenebilir kaynaklardan yani doğadan aldığımız enerjiyle beslemek istiyorsak, yalnızca tek bir kaynak kullanarak tüm ihtiyaçlarımızı karşılayamayız. Çünkü doğada sürekli ve sabit bir enerji kaynağı yoktur. Doğa döngüseldir ve tüm enerji kaynaklarının özü Güneş’tir. Güneş, rüzgarı da besler, suyun hareketini de sağlar. Bu nedenle sadece güneş enerjisiyle yetinmek yerine, doğada bulunan dolaylı tüm yenilenebilir kaynakları birlikte değerlendirmek gerekir. Foton enerjisi, rüzgar enerjisi, termodimamik ısı enerjisi, jeotermal enerji, hidrolik(akarsu) enerjisi, biyokütle gibi nekadar doğal kaynak var ise değerlendirilmelidir. Bu yaklaşım, enerjiyi yalnızca üretmekle kalmayıp, akıllı bir şekilde yönetmeyi de zorunlu kılar. Hiçbir üretilen enerji boşa gitmemeli, tüketim alışkanlıklarımız üretim performansına göre şekillenmelidir. Ancak bu sayede enerji ihtiyacımızın %100’ünü yenilenebilir kaynaklardan karşılamak mümkün olabilir.

Yenilenebilir enerjiyi verimli kullanmanın yolu, doğanın bütün döngüsünü anlamaktan geçer.

Örneğin; Solar enerji kullanarak elektrikle su ısıtmak, çok verimsiz bir yöntemdir. Oysa yıllardır kullandığımız güneş kolektörleri (özellikle yeni nesil vakum tüplü), aynı işi elektrikli sistemlere göre en az 4 kat yani %300'e varan oranlarda daha verimli gerçekleştirir, Üstelik bu fark soğuk havalarda daha da büyür, çünkü vakum tüpler ısı kaybını çok çok azaltır. Eğer evimizde bir boyler sistemi varsa, güneş kolektörlerini bu sistemle entegre kullanmalı; aynı zamanda akıllı bir kontrol yapısıyla fazla üretimi gerektiğinde su ısıtmaya yönlendirmeliyiz. Böylece elektrik enerjisini su ısıtmaya harcamak yerine, daha kritik ihtiyaçlar için kullanabiliriz.

İşte SUNIVOL olarak biz, bu bütüncül bakış açısını benimsiyoruz. Her projede, doğadaki tüm yenilenebilir kaynakları bir araya getirerek, her biri için özel olarak tasarlanmış çözümlerle sistem verimini artırmayı hedefliyoruz. Maksimum verim; birbirinden kopuk çözümlerle değil; doğaya uyumlu, entegre ve akıllı tasarımlarla mümkündür.

Dünya'da ilham veren birkaç örnek

Dünyada hibrit üretimini doğrudan AC ev şebekesine besleyen bazı örnek projeler mevcuttur. Örneğin, Peru’da Laguna Grande adlı kırsal bir yerleşim bölgesinde kurulan 12 kW’lık hibrit mikroşebeke projesi, 6 kWp güneş paneli ile iki adet 3 kW rüzgar türbinini kombine ederek bir köydeki 35 hanenin enerji ihtiyacını karşılamıştır (frontiersin.org) Bu sistemde güneş ve rüzgar enerjisi, iki adet 4 kW invertör aracılığıyla yerel 230V AC dağıtım hattını doğrudan beslenmiştir ve tüm evler bu mikroşebekeden sürekli enerji almıştır. Yaklaşık 800 Ah’lik VRLA akü bankı da yedekleme için kullanılmıştır, ancak sistem tasarımı büyük oranda üretildiği anda tüketime odaklanmıştır. Nitekim bölgede elektrik talebinin %60’ının gece saatlerinde olduğu göz önüne alındığında, rüzgar ve güneşin birlikte kullanımı sayesinde bu talep başarıyla karşılanmış, sistem neredeyse kesintisiz güç sağlamıştır.

Bu örnek, rüzgarın sadece yedek olarak değil aktif bir güç sağlayıcı olarak kullanıldığını göstermektedir.Bu döngü içinde rüzgar türbini de güneş paneli de birincil enerji kaynakları olarak sürekli devrededir. Rüzgarın esmediği durumlardaki açığı güneş, güneşin olmadığı zamanlardaki açığı rüzgar kapatır. Böylece rüzgar enerjisi “backup” kavramının ötesine geçerek aktif bir enerji bileşeni haline gelir. Bu yaklaşım, piyasadaki klasik hibrit solar sistemlerden farklı olup proje hedeflerine göre yenilikçi bir uygulamadır.

İhtiyaçlara göre optimize edilmiş bir tasarım ve doğru kaynak yönetimi ile küçük ölçekli hibrit bir enerji sistemlerinin ne kadar verimli çalışabileceğini göstermektedir. Laguna Grande projesinde 6 kWp güneş paneli ve iki adet 3 kW rüzgar türbini kullanılarak 35 hane enerji ihtiyacını büyük oranda karşılamış, düşük kapasiteli bir kurulumla yüksek verimlilik elde edilmiştir. Özellikle gece saatlerinde artan enerji talebinin karşılanmasında rüzgar enerjisinin sürekli üretimi önemli rol oynamıştır.

Bu proje, doğru mühendislik hesaplamaları, ön keşif çalışmaları ve ihtiyaç odaklı tasarımla hibrit sistemlerin çok daha düşük kurulum maliyetleriyle yüksek performans sağlayabileceğinin güçlü bir örneğidir. Enerji üretimi ve tüketimi dengeli şekilde optimize edilerek, gereksiz kapasite yatırımlarının önüne geçilmiş ve maliyet/fayda dengesi en üst seviyeye çıkarılmıştır.

Eğer bu tür sistemlere akıllı enerji yönetimi teknolojileri de entegre edilirse, üretim ve tüketim daha hassas biçimde kontrol edilerek ilave verimlilik sağlanabilir ve toplam maliyeti daha da düşürülebilir. Bu yaklaşım, özellikle kırsal alanlarda sürdürülebilir ve ekonomik enerji çözümleri üretmenin anahtarıdır.

Benzer şekilde Hindistan’da bir kırsal bölgede inşa edilen Güneş+Rüzgar ile çalışan ev projesi (bir hobi projesi olarak Instructables platformunda yayımlanmıştır), 4 adet güneş paneli, 1 adet özel tasarım rüzgar türbini ve akü grubunu entegre ederek evin ihtiyacını karşılamıştır. Bu projede de sistem doğrudan evin iç tesisatına bağlanmış, inverter evin tüm yüklerini taşıyacak şekilde boyutlandırılmıştır. Hibrit birleştirici (hybrid controller) vasıtasıyla rüzgar ve güneşin çıkışı elektronik olarak bir arada kontrol edilmiş, batarya şarjı ve ev tüketimi dengelenmiştir. Proje geliştiricisinin belirttiğine göre kullanılan hibrit kontrolör iki kaynağın akım ve gerilimini uygun şekilde birleştirip batarya şarjını düzenlemektedir (instructables.com). Bu sayede rüzgar türbini ve güneş paneli birlikte çalışarak batarya şarjını ve evin anlık enerji beslemesini gerçekleştirmiştir.

Sonuç olarak, hem literatürdeki mikroşebeke örnekleri hem de bireysel uygulamalar, hibrit sistemlerin doğru kontrol mimarisiyle evin AC şebekesini direkt olarak besleyebildiğini, rüzgar türbininin de en az güneş paneli kadar aktif rol alabildiğini göstermektedir.

SUNIVOL olarak, müstakil konutlarda yenilenebilir enerjiyle tam bağımsız ve akıllı entegre çözümler sunmayı hedefliyor; güneş ve rüzgar enerjisi sistemlerinin yanı sıra, ilerleyen aşamalarda mikro hidroelektrik (akarsu) kaynakları ile yer altı ısısını kullanan jeotermal ısı pompası sistemlerini de hibrit yapımıza entegre etmeyi planlıyoruz.

Akıllı İzleme ve Tüketim Yönlendirme Sistemleri

Hibrit-Akıllı enerji sisteminin en önemli bileşenlerinden biri de gerçek zamanlı izleme, kontrol ve kullanıcı yönlendirme altyapısıdır. Geliştirilen sistem, üretim ve tüketim verilerini anbean takip eden, bunları bir merkezde işleyip anlamlandıran ve sonuçlara göre kullanıcıya veya cihaza aksiyon aldıran bir zekaya sahiptir. Bu tür sistemler literatürde ve sektörde genel olarak Enerji Yönetim Sistemi (EMS) veya Akıllı Ev Enerji Yönetim Sistemi (Home Energy Management System, HEMS) olarak anılmaktadır. Özellikle birden fazla enerji kaynağı ve depolamanın entegre olduğu ortamlarda, bu enerji yönetim katmanı kritik önemdedir.

Teknik açıdan bakıldığında, böyle bir akıllı izleme-yönlendirme sistemi; sensörler, akıllı ölçüm cihazları, kontrol röleleri ve IoT tabanlı haberleşme modülleri ve özel yazılımlar ile donatılır. Toplanan veriler genellikle bir yerel kontrolör veya bulut tabanlı bir platforma iletilir. Gerçek zamanlı işlenen bu veriler ışığında sistem, hem üretim kaynaklarını (örneğin invertör çıkışını ayarlamak, gerekli durumlarda yedek jeneratörü çalıştırmak gibi) hem de tüketim tarafını (esnek yükleri açıp kapamak gibi) aktif olarak yönetir veya müdahaleyi kullanıcıya bırakır.

SUNIVOL olarak sunduğumuz sistemler, Talep Tarafı Yönetimi (Demand Side Management – DSM) kategorisine giren, kullanıcıya özel ve dinamik çözümler sunan ileri seviye enerji yönetimi altyapılarıdır. Bu çözümler, gerçek zamanlı üretim ve ev içi tüketim ölçümü (sadece toplam tüketimi değil, evdeki her cihazın harcadığı enerjiyi ayrı ayrı), yük önceliklendirmesi ve uzaktan yönetim yetenekleriyle donatılmıştır. Bu sistemler, demand response prensibine göre çalışarak üretim arttığında cihazları devreye alır, azaldığında ise önceliksiz yükleri kapatır. Böylece öz tüketim (self-consumption) oranı artırılır ve enerji verimliliği sağlanır. IoT tabanlı akıllı prizler, kritik yük ayrımı, otomatik yük yönetimi ve mobil uygulama entegrasyonu ile kullanıcılar, sistemin tüm süreçlerini anlık olarak izleyebilir ve yönetebilir. Bu yapı hem enerji tasarrufu sağlar hem de şebekeye bağımlılığı azaltarak kullanıcıyı daha dirençli bir yapıya kavuşturur.

Kullanıcıya bildirim gönderip manuel müdahaleye yönlendiren veya izin verildiğinde otomatik aksiyon alan sistemler de oldukça popüler hale gelmektedir. Örneğin, Home Assistant tabanlı bir projede, gerçek zamanlı güneş üretim fazlasını tespit ederek kullanıcıyı uyarıyor. Evdeki güneş paneli üretimi belirlenen eşiği aştığında (ör. 5 dakika boyunca 550 W’ı geçerse), sistem telefona bir bildirim gönderip “Şu an fazla güneş enerjisi üretiliyor, önümüzdeki 3 saat boyunca üretim devam edecek, isterseniz çamaşır, bulaşık, su ısıtıcı, elektirikli ocak, vb makinesinizi çalıştırabilirsiniz veya arbanızı şarj edebilirsiniz ” diyor. Kullanıcı isterse telefonundaki bildirime dokunarak bu cihazları uzaktan hemen çalıştırabiliyor; zira evdeki ilgili akıllı prizler Home Assistant sistemine bağlı durumda ve buluttan gelen komutla istenen cihazları açabilir. Bu senaryoda insan faktörü devreye girse de otomasyon altyapısı kullanıcıya en uygun zamanda enerji tüketme fırsatını sunarak davranışsal bir enerji yönetimi sağlamış oluyor. Teknik olarak bu altyapının adı, ev otomasyonu ile enerji yönetiminin birleşimine işaret eden Akıllı Hibrid Enerji Yönetim Sistemi şeklinde ifade edilebilir.

Akıllı izleme ve yönlendirme dendiğinde sadece kullanıcı etkileşimi değil, sistemin kendi kendini optimize etmesi de anlaşılmalıdır. Gerçek zamanlı üretim-tüketim izleme sayesinde sistem, örneğin yük önceliklendirmesi (load priority) yapabilir. Evdeki yükler kritik (buzdolabı, aydınlatma vs.), esnek (çamaşır makinesi, su ısıtıcı gibi zamanlanabilir cihazlar) ve gereksiz (anlık kapatılabilir lüks tüketimler) olarak sınıflandırılabilir. Üretim düşük ise akıllı sistem esnek ve gereksiz yükleri otomatik kapatarak kritik yüklere öncelik verebilir. Üretim yüksekse veya batarya dolmak üzereyse, bekleyen esnek yükleri devreye sokarak enerjiyi değerlendirebilir. Bu mantık, literatürde “öz tüketim optimizasyonu” olarak geçer. Hedef, üretilen yenilenebilir enerjinin mümkün olan %100’ünün ev içinde kullanılması, hiçbir watt-saat’inin boşa gitmemesidir.

Akilli Enerji Sistemleri: En Verimli Tasarimlarimizda Nelere Dikkat Ediyoruz?

SUNIVOL - Güneş Enerjisinde Yeni Bir Çağ SUNIVOL olarak amacimiz, enerji uretimi, depolama ve tüketimini tek bir akilli platformda entegre ederek, kullaniciya maksimum verimlilik ve süreklilik sağlayan sistemler gelistirmektir.

Türkiye’de GES kurulumu süreçlerinde karşılaşılan en temel zorluklar, teknolojik sınırlamalardan ziyade, prosedürel engeller ve şebeke bağlantısına ilişkin düzenlemelerdir. Sözleşme gücü, mahalledeki trafo kapasitesi ve hakkı, çağrı mektubu, izin ve onay süreçleri gibi çok sayıda kriter, istenilen ölçekte sistem kurulumunu kısıtlamaktadır. Bunun temel nedeni, şebekeye verilecek fazla enerjinin EPDK tarafından belirlenen tarifeyle bölgedeki elektrik dağıtım şirketine satılmak zorunda olmasıdır.

Bu kısıtları aşmak için geliştirdiğimiz akıllı enerji yönetim sistemleri, şebekeye bağlı (grid-tied) ancak şebekeye enerji basmayan çözümler sunar.Sistem, her zaman öncelikle kendi ürettiğiniz enerjiyi kullanır, yalnızca ihtiyaç duyulan kadarını şebekeden alır. Üretimin yetmediği anlarda sistem, eksik enerjiyi otomatik olarak şebekeden alır; böylece şebekeden minimum enerji çekerek evin elektrik maliyetlerini sürekli düşürür ve maksimum tasarruf sağlar.

Tüm bu sürecin verimli ve uzun ömürlü olması için, keşif çalışmalarımızda sistemlerimizi müşterimizin önümüzdeki 10 yıllık tüketim projeksiyonuna göre optimize ediyoruz. Böylece hem bugünkü ihtiyaçlara hem de gelecekteki tüketim artışlarına uygun, sürdürülebilir çözümler sunuyoruz.

GES yatırımları uzun vadeli yatırımlar olduğundan, her projeyi hem bugünün ihtiyacına ve koşullarına göre şekillendiriyor hem de Avrupa’da olduğu gibi Ülkemizde de prosedürel süreçlerin önümüzdeki süreçlerde sadeleşmesi veya kullanıcı lehine hakların tanınması durumunda, sistemin ileride şebekeye enerji verebilecek yapıya kolayca geçiş yapmasını sağlayacak şekilde ölçeklenebilir olarak kurguluyoruz.

Şebeke bağlantısı (grid-tie)

Şebekeye bağlı hibrit sistemler, üretilen yenilenebilir enerjiyi öncelikle evin anlık tüketimini karşılamak için kullanır. Üretimin yetersiz olduğu durumlarda eksik enerji şebekeden otomatik olarak tamamlanır. Üretim fazlası ise şebekeye basılmaz; akıllı yönetimle öncelikli yüklere yönlendirilir veya sınırlanır. Bu sayede şebekeden enerji alımı minimum düzeyde tutulur ve sistem %100 öz tüketim odaklı çalışır. Enerji sürekliliği, tasarruf ve sistem esnekliği açısından bu yapı ideal çözümdür.

Ticari olarak Programlanabilir Smart Meter'lar ile veya bazı inverter sistemlerinde “Zero Export” (Sıfır Şebekeye Verme) modu bulunmaktadır. Bu mod aktifken inverter, şebekeye güç vermeyecek şekilde çıktısını ayarlar; fazla enerjiyi algılarsa bunu frenler veya depolamaya yönlendirir. Bu açıdan projelerimizdeki sistemin akıllı kontrol altyapısına, gerektiğinde ev içi yükleri kapasiteye göre devreye alma özelliği kazandırılmıştır. Örneğin batarya tamamen dolu, güneş ve rüzgar üretimi hala yüksek ise ve evde tüketim düşükse, sistem otomatik olarak su ısıtma rezistansını açabilir veya EV şarj prizini aktive edebilir.

Mikro Şebeke ile Akıllı ve Kesintisiz Enerji Yönetimi

Klasik inverter sistemlerinde şebeke elektriği kesildiğinde tüm üretim durur; sistem şebekeye bağımlı çalıştığı için evin elektriği tamamen kesilir. Mikro şebeke (microgrid) altyapısına sahip hibrit sistemlerde ise, elektrik kesintisi yaşansa bile güneş paneli, rüzgar türbini ve batarya gibi kaynaklar inverter sistemleriyle senkronize çalışarak evi beslemeye devam eder. Bu tür sistemlerde EPS (Emergency Power Supply) hattı, akıllı transfer anahtarları ve AC senkronizasyon sayesinde şebeke dışı bir yapı anında devreye alınır. Gelişmiş enerji yönetimi yazılımları, anlık üretim-tüketim dengesi, batarya şarj durumu ve yük önceliklendirme algoritmalarıyla çalışarak enerjiyi en verimli şekilde dağıtır. Akıllı prizler ve IoT destekli sensörlerle donatılmış bu yapı, kritik olmayan tüketimleri kısıtlayarak, mevcut enerjiyi uzun süreli kullanım için optimize eder.

SUNIVOL olarak projelerimizde, akıllı mikro şebeke mimarisini temel alarak sistem tasarımlarımızı bu prensiple şekillendiriyoruz. Enerji sürekliliğinin kritik olduğu yapılarda, yalnızca enerji tasarrufu sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda kesintisiz ve kararlı bir güç altyapısı sunmayı amaçlıyoruz. Gelişmiş yazılım tabanlı izleme ve yönetim çözümlerimiz sayesinde, üretim ve tüketim dengesizliklerinde sistem istikrarını koruyarak kullanıcıya güvenilir bir enerji yönetimi deneyimi sunuyoruz.

Teknik literatürde bu tür gerçek zamanlı, otomatik dengeleme yapan hibrit off-grid sistemlere dair çeşitli kavramlar kullanılmaktadır. “Akıllı mikroşebeke kontrolü”, “Hibrit enerji yönetimi”, “Gerçek zamanlı talep kontrolü” bu kavramlardan bazılarıdır. Örneğin bir araştırmada, IoT tabanlı hibrit enerji sistemi mimarisi dört katmanda ele alınmıştır: Güç katmanı (kaynaklar ve yükler), Veri Toplama Katmanı (ölçüm sensörleri), Haberleşme Ağı Katmanı ve Uygulama Katmanı (yani izleme ve kontrol yazılımı) (mdpi.commdpi.com). Bizim sistemimiz de benzer şekilde bir IoT mimarisine sahiptir: Üretim birimleri (PV ve Rüzgar türbini) ve tüketim devreleri güç katmanını oluştururken, akıllı ölçüm cihazları (akım, gerilim sensörleri), akıllı prizler ve inverter içi telemetreler veri toplama katmanını oluşturur. Bu veriler Wi-Fi/Ethernet üzerinden bulut sunucusuna veya yerel kontrolcüye aktarılır (haberleşme katmanı). Uygulama katmanında ise bir enerji yönetim yazılımı (Forem Ar-Ge) gerçek zamanlı analiz yapar, bildirimler üretir ve kontrol sinyalleri gönderir veya her gün başında tahmini üretim verilerini, hangi saatlerde tüketiminizi arttırmanız gerektiği bilgisini kullanıcıya rapor halinde sunarak bir tüketim planı sunar. Bu yapıya bütüncül olarak Gerçek Zamanlı Akıllı Hibrit Off-Grid Enerji Sistemi diyebiliriz.

Özetlemek gerekirse, hibrit enerji sistemimizi “akıllı” kılan altyapı, gerçek zamanlı enerji izleme, iot tabanlı kontrol ve kullanıcı dostu yönlendirme özellikleridir. Bu altyapının teknik adı literatürde HEMS (Home Energy Management System), EMS (Energy Management System) veya Akıllı Mikroşebeke Kontrol Sistemi gibi terimler ile ifade edilebilir. Amaç, üretilen her birim temiz enerjinin en verimli ve anında tüketilmesini sağlamak, kullanıcı alışkanlıklarını da bu amaca uygun olarak şekillendirmektir.

Önemli bir diğer konudan daha bahsetmek istiyoruz, Optimize edilmiş Sistem Tasarımı: Doğru sistem tasarımı, doğru Ölçüm ve Analiz ile mümkündür. Her evin enerji ihtiyacı, yaşam alışkanlıkları, cihaz yapısı ve kullanım saatlerine göre farklılık gösterir. Bu nedenle SUNIVOL olarak her projeye standart bir çözümle değil, ihtiyaca özel bir sistem tasarımıyla yaklaşıyoruz. Sistem tasarımı öncesinde, ev içi tüketim analiz cihazlarımız ile en az bir haftalık verisi topluyor; gerçek zamanlı tüketim davranışlarını, yük profillerini ve kullanım yoğunluklarını detaylı şekilde inceliyoruz, saatlik ve mevsimsel analizler yapıyoruz. Bu analiz, sistemin ne kadar büyüklükte olması gerektiğini, hangi bileşenlerin kullanılacağını ve nasıl yönetilmesi gerektiğini belirlemek açısından kritik öneme sahiptir. Elde ettiğimiz verilere göre, ne eksik ne fazla tam ihtiyaca uygun, optimize edilmiş bir sistem önerisi sunuyoruz. Bu sayede enerji kayıplarını önlüyor, yatırım maliyetini düşürüyor ve sistem verimliliğini en üst düzeye çıkarıyoruz.

Kritik Yük Kavramı ve Kritik Yük Paneli

Off-grid veya yedeklemeli solar sistemlerde sıkça bahsedilen “kritik yük” kavramı, enerji kısıtlıyken veya elektrik kesintisi anında mutlaka çalışması gereken öncelikli cihazları ifade eder. Bu cihazlar genellikle buzdolabı, aydınlatma, modem, telefon şarjı, güvenlik sistemleri veya tıbbi cihazlar gibi temel ihtiyaçlara yöneliktir. Buna karşılık, elektrikli su ısıtıcı, fırın ve ütü gibi yüksek tüketimli ancak hayati önemi olmayan cihazlar kritik olmayan yüklerdendir ve enerji kısıtlı durumlarda öncelikle devre dışı bırakılmaları önerilir. Bu nedenle, sistem kullanıcıya olası üretim kapasitesi ve süresini anlık olarak göstererek enerji yönetiminde bilinçli kullanım imkânı sunar.

Kritik yük yönetimi için ise geleneksel yaklaşım, ayrı bir off-grid inverter ve bu invertere bağlı bağımsız bir kritik yük panosu kurmaktır. Ancak bu yöntemin hem maliyet hem de kurulum karmaşıklığı açısından dezavantajları bulunmaktadır. Bizim uygulamamızda, bu fiziksel ayrımı sağlamak yerine akıllı prizler ve uzaktan izlenebilir enerji yönetim sistemleri kullanılacaktır.

Tüketimi yüksek olan cihazlar, akıllı prizler aracılığıyla hem manuel hem de otomatik olarak uzaktan devre dışı bırakılabilecek; böylece sistem yalnızca öncelikli cihazları destekleyecek şekilde çalışacaktır. Tüm enerji akışı, kullanıcıya mobil uygulama üzerinden anlık olarak sunulacak ve müdahale imkânı sağlanacaktır. Bu sayede ayrı bir kritik yük panosu veya transfer anahtarı kurmaya gerek kalmadan, sistemin verimliliği ve esnekliği korunmuş olacaktır.

Akıllı Prizler ve Yük Yönetimi

SUNIVOL olarak kurduğumuz hibrit akıllı sistemlerde enerji verimliliğini en üst seviyeye çıkarabilmek için yük yönetimi kritik önemdedir. Yük yönetimi (load management), üretim ve depolama kapasitesine göre hangi cihazın ne zaman çalışacağını belirleyen kontrollü tüketim stratejisidir. Bu yönetim, kullanıcı alışkanlıklarının yanı sıra akıllı prizler ve yazılımsal otomasyonlarla desteklenir.

Akıllı prizler (smart plugs), bağlı oldukları cihazların çalışma zamanını otomatik planlayabilir ve enerji üretimi yüksek olduğunda (örneğin öğle saatlerinde güneşlenme maksimumdayken) önceden tanımlanan yükleri devreye alabilir. Bu sayede, sistem yalnızca güneşten gelen enerjiyi kullanarak yüksek tüketimli cihazları çalıştırabilir ve bataryanın gereksiz yere tüketilmesini engeller. Güneş üretimi düştüğünde veya batarya seviyesi azaldığında, sistem bu cihazları kapatabilir ya da farklı yük önceliklendirme algoritmalarını devreye sokabilir.

Örneğin, enerji üretimi yeterliyken çamaşır veya bulaşık makinesi çalıştırılabilir; ancak aynı anda klima ve su ısıtıcısı devreye girecekse sistem, kritik olmayan birini geçici olarak kapatır. Bu optimizasyon, invertör üzerinden alınan üretim ve batarya verisiyle senkronize çalışan yazılımlar aracılığıyla yapılır. Ayrıca, gelişmiş sistemlerde invertörlerin entegre röle çıkışları da kullanılarak büyük yüklerin otomatik kontrolü sağlanabilir.

Akıllı prizler yalnızca yük açma/kapama işleviyle kalmaz; aynı zamanda enerji tüketimini anlık izleyerek kullanıcılara veri sunar. Böylece kullanıcı hangi cihazın ne kadar tükettiğini görebilir ve buna göre davranışlarını düzenleyebilir. Bu yapı, enerji tasarrufu sağlamanın yanı sıra batarya ömrünü de korur.

Projelerinizi en güncel ve yenilikçi enerji teknolojileriyle hayata geçirmek için bize ulaşın. SUNIVOL ekibi olarak, ihtiyaçlarınıza özel, sürdürülebilir ve akıllı çözümler geliştirmek için sizi bekliyoruz. Bizi arayın, enerjiyi birlikte yeniden tasarlayalım. Ücretsiz enerji analiziniz için şimdi bizimle iletişime geçin.

Proje 2: Balkon Güneş Enerjisi Sistemleri, Balkonkraftwerk Nedir?

SUNIVOL - Güneş Enerjisinde Yeni Bir Çağ Balkonkraftwerk, Almanya’da yaygınlaşan tak-çalıştır mini güneş enerjisi sistemlerine verilen isimdir. Yasal tanımı “Steckersolargerät” olarak da geçer ve temel olarak küçük ölçekli bir fotovoltaik (PV) sistemidir. Genellikle bir veya iki güneş paneli, bu panellerden gelen doğru akımı evde kullanılabilecek elektrik haline getiren mikroinvertör ve sistemin evin elektrik devresine bağlanmasını sağlayan kablosu ile fiş'ten oluşur (de.wikipedia.org). Panel(ler) balkona, teras korkuluğuna veya duvar/branda üzerine monte edilir; mikroinvertör panelin arkasına veya yakınına takılır ve çıkan AC kablosu bir duvar prizine (evin elektrik şebekesine) bağlanır.

Balkon güneş enerji sistemleri, evin elektrik şebekesine paralel çalışır. Gündüz güneşten üretilen elektrik öncelikle ev içindeki cihazlar tarafından anında tüketilir. O an evin tüketimi panel üretiminden yüksek ise eksik enerji şebekeden çekilerek tamamlanır. O an evin tüketimi, panel üretiminden düşükse artan elektrik, hiçbir ekstra kazanç olmaksızın otomatik olarak kamu şebekesine akar. Bu nedenle Balkonkraftwerk sistemleri basit anlamda evin tüketimini karşılamaya yardımcı olan ve fazlasını şebekeye veren, şebeke elektriği ve ev içinde tüketim var ise gün boyu tasarruf sağlatan küçük ölçekli birer güç kaynağıdır.

Balkonkraftwerk kitleri genellikle tak-çalıştır (plug & play) mantığında tasarlanmıştır. Yani ev sahibi tarafından, elektrikçi çağırmadan kurulup normal bir ev prizine takılabilir. Bu amaçla mikroinvertörün çıkışı standart 230V AC değerinde ve şebeke ile senkronize olacak şekilde tasarlanır. The Guardian gazetesine göre, Almanya'da balkon tipi güneş enerjisi sistemleri, tipik bir hanenin elektrik faturasını %30'a kadar azaltabilir.

Kısacası, standart bir balkon güneş enerjisi sistemi; güneş paneli (Avrupa'daki yasal sınır nedeniyle genellikle maksimum 800 Wₚ), mikroinvertör, AC kablo ve fiş ile montaj ekipmanlarından oluşan, düşük maliyetli, kurulumu kolay ve pratik bir enerji çözümüdür.

Teknik uygulanabilirlik açısından bakarsak, Türkiye’nin güneşlenme potansiyeli, Almanya’ya kıyasla yaklaşık 1.6 ila 2 kat daha fazladır. Bu oran, bölgesel farklılıklar ve yıllık toplam güneşlenme süresi dikkate alınarak hesaplanır. Güney ve batı cepheli balkonu olan daireler, yukarıda detaylıca anlatılan %100 öztüketim modelimiz ile entegre edilerek yıl boyunca hatırı sayılır üretim yapabilirler. Ancak her binanın fiziksel ve mimari koşulları farklıdır.

Dünyadan Balkonkraftwerk Örnekleri ve Veriler

Almanya – En gelişmiş örnek

Kullanıcı sayısı: 2024 sonu itibariyle 2 milyona yakın balkon PV sistemi kurulduğu tahmin ediliyor.Toplam kurulu gücün 2022 sonunda bu sayı yalnızca 200.000 civarındaydı; yani 10 kat büyüme gösterdi.Bu sistemlerin toplam kurulu gücü konusunda net bir veri olmamakla birlikte, 2024 yılının ilk yarısında 220.000 yeni sistemin yaklaşık 200 MW kapasite eklediği bildiriliyor. Bu da her bir sistemin ortalama 900 watt kapasiteye sahip olduğunu gösteriyor. Bu ortalama kapasiteye dayanarak, 2 milyon sistemin toplam kurulu gücünün yaklaşık 1.8 gigawatt (GW) olabileceği tahmin edilebilir.(pv magazine International)
Teşvikler: Federal hükümet, balkon tipi sistemler için hem vergi muafiyeti hem de bazı eyaletlerde 500 €’ya kadar teşvik sağlıyor.
Yasal kolaylıklar: 800 W’a kadar sistemler için herhangi bir elektrik mühendisi onayı gerekmeden sadece online kayıtla sistem kurulabiliyor. Yeni planlamalarda bu sınır 2000 W’a çıkarılabilir.
Kurulum kolaylığı: Plug & Play formatıyla satılıyor. Kullanıcı sadece balkon korkuluğuna montaj yapıyor ve cihazı prize takıyor.
Toplum etkisi: Geliştirilen “Solar-Rebell” (Güneş İsyancısı) gibi halk hareketleriyle milyonlarca kişi enerji üreticisi olmanın gururunu yaşıyor.

Avusturya

Teşvikler: Bölgesel bazda 600 €’ya kadar destekler sunuluyor.
Kullanım yaygınlığı: Viyana’da her apartmana balkon PV kurulumunun yolu açıldı. Özellikle kiracılar için büyük avantaj.
Yasal kolaylık: Yalnızca bina sahibinden onay almak yeterli, çoğu apartman yönetimi bu tür projeleri destekliyor.

İsviçre

Standartlar: Balkon sistemleri, İsviçre Elektrik Kurumu (VSE) tarafından özel standartlarla düzenleniyor. Prizden bağlanan sistemler güvenli ve yasal hale getirildi.
Kullanıcı profili: Daha çok bilinçli enerji tüketicileri ve çevre duyarlılığı yüksek bireyler kullanıyor.
Sistemler: Genellikle 300-600 W’lık plug-in sistemler tercih ediliyor. Küçük ama etkili.

Hollanda

Trend: Dar sokaklı, tarihi şehir merkezlerinde çatı kurulumu zor olduğu için balkon sistemleri öne çıkıyor.
Yaygınlık: Balkon sistemleri apartman dairelerinde yaşayan şehir sakinleri için ana çözüm haline geldi.

Apartman Yaşamı İçin Geliştirilmiş Balkon GES Sistemleri – Akıllı, Modüler ve Kullanıcı Dostu

Farklı ihtiyaçlara göre şekillendirdiğimiz iki ayrı balkon tipi güneş enerjisi sistemiyle, apartman yaşamına entegre edilebilen, adalama (islanding) özellikli, yüksek verimli ve kullanıcı kontrollü çözümler sunuyoruz. Gündüz üreten, gerektiğinde depolayan ve kesintilerde dahi enerji sağlamaya devam eden bu sistemler, şehirde sürdürülebilir enerji kullanımının en pratik yolunu temsil ediyor.. Her iki sistem de öz tüketimi artıran, mobil uygulama üzerinden yönetilebilen akıllı çözümlerle donatıldı.

Sistem 1: Akıllı, 2 kWp Güç, Batarya, Mikroinvertör + Taşınabilir AC-Coupled Energy Storage System (ESS)

Bu sistem; 2 kWp kapasiteli, mikroinvertör tabanlı, AC-coupled mimariye sahip, taşınabilir LiFePO₄ bataryalı ve dahili inverter entegreli kompakt bir hibrit enerji depolama çözümüdür. %100 öz tüketim prensibiyle çalışan bu yapı, güneş enerjisini öncelikli olarak ev içi anlık yüklerde kullanır. Her fotovoltaik modüle entegre edilen grid-tie mikroinvertörler, güneşten elde edilen doğru akımı (DC) anlık olarak 230V alternatif akıma (AC) dönüştürerek, bina şebekesi ile senkronize şekilde evdeki cihazları besler.Üretilen enerjinin tüketim fazlası olması durumunda, bu fazla enerji AC girişe sahip, dahili inverterli bir enerji depolama sistemi tarafından şarj edilir. Gündüz üretilen enerjiyi gece de kullanabilir, hiçbir güneş kWh’ını ziyan etmezsiniz, hem güneşli saatlerde hem de gece boyunca enerji arzı devam ettirilebilir. Eğer güneş enerjisi üretimi ev içi tüketimi karşılamaya yetmezse, şebeke ile senkronize çalışan sistem eksik enerjiyi otomatik olarak kamu şebekesinden alarak, gün boyunca toplam tüketimde tasarruf elde edilmesini mümkün kılar.

Sistem, şebekeye hiçbir koşulda enerji aktarımı yapmaz (zero-export), bu sayede bağlantı izni, çağrı mektubu, başvuru prosedürü gibi süreçlere ihtiyaç duyulmaz. Güneş üretiminin yetersiz kaldığı zamanlarda sistem otomatik olarak kamu şebekesinden destek alarak enerji sürekliliğini korur.

Enerji depolama ünitesi, yüksek güvenlikli ve uzun ömürlü LiFePO₄ hücre teknolojisiyle donatılmıştır. AC çıkış üzerinden gece saatlerinde veya şebeke kesintilerinde yükleri besleyerek tam anlamıyla kesintisiz güç sağlar. <20 milisaniyelik geçiş süresi sayesinde, sistem adalama (islanding) moduna geçerek UPS benzeri bir işlev görür; buzdolabı, modem, aydınlatma gibi hassas yüklerde herhangi bir kesinti algılanmaz. Batarya çıkışı, tercihe göre kritik yük paneline ya da bağımsız bir priz devresine bağlanabilir.

Enerji yönetimi, gelişmiş EMS (Enerji Yönetim Sistemi) ile sağlanır. EMS; üretim, tüketim, batarya seviyesi ve yük davranışlarını gerçek zamanlı izler, veri analizine dayalı kararlar verir ve kullanıcıya mobil arayüz üzerinden detaylı raporlar sunar. Sisteme entegre edilen akıllı prizler sayesinde, cihazların çalışma zamanları güneş üretimine göre programlanabilir ve uzaktan açma-kapama işlemleri gerçekleştirilebilir.

Bu kompakt sistem, özellikle apartman tipi yaşam alanlarında, sınırlı yüzeylerde dahi maksimum verim elde etmek için optimize edilmiştir. Güneş panelleri, 1.1 x 1.1 m boyutlarında, %22.6 hücre verimliliğine sahip, hafif ve esnek yapıda özel olarak üretilmiştir. Paneller, balkon korkulukları veya bina cephelerine dikey olarak monte edilir. Dikey kurulum nedeniyle oluşabilecek küçük verim kaybı, Türkiye'nin yüksek güneşlenme potansiyeli ile rahatlıkla dengelenir.

Adalama Özelliği ile Kesintisiz Güç

Her panele bağlı akıllı mikroinverterlar, şebeke ile senkron çalışmakla birlikte sisteme entegre EPS (Emergency Power Supply) devresi sayesinde sistem, şebeke kesintisi durumunda <20 milisaniye içerisinde adalama moduna geçer. Bu özellik, ışıklar, modem, buzdolabı gibi hassas cihazların kesintiyi fark etmeden çalışmaya devam etmesini sağlar.

Enerji Yönetimi ve Akıllı Kontrol

Gelişmiş enerji yönetim sistemi (EMS), Forem-ARGE yazılımı ile entegre çalışır. Bu sistem sayesinde hem üretim hem de yük bazlı tüketim anlık olarak izlenebilir, batarya durumu analiz edilebilir ve mobil uygulama üzerinden günlük üretim raporları alınabilir. Akıllı prizler aracılığıyla cihazların çalışma saatleri optimize edilebilir; üretim fazlası durumunda müşteri bilgilendirilerek bu cihazlar uzaktan açılıp kapatılabilir.

Yüksek Verimli, Esnek Paneller

Kullanılan güneş panelleri, 1.1 x 1.1 m boyutlarında, 220 Wp kapasiteli, %22.6 verimlilik oranına sahip, esnek ve hafif yapıda özel ürünlerdir. Balkon veya bina cephesine olabildiğince maksimum alan kullanılarak (Site yönetiminin izin verdiği ölçüde) dikey olarak, özel tasarlanmış monte ekipmanlar ile monte edilebilir. Dikey yerleşimde bir miktar verim kaybı olsa da, Türkiye’nin yüksek güneşlenme potansiyeli özellikle güney cepheli dairelerde bu kaybı rahatlıkla telafi eder. Yaklaşık 2 kWp kurulum için 10–12 m² alan yeterlidir.

Enerji Depolama Ünitesi

Kullanılan enerji depolama ünitesi; AC giriş ve çıkışa sahip, dahili inverter ve UPS fonksiyonu entegre edilmiş, LiFePO₄ hücre teknolojisiyle donatılmış taşınabilir bir AC-Coupled Energy Storage System (ESS) çözümüdür. Bu ünite, mikroinvertörden gelen AC enerjiyi izleyerek üretim fazlasını bataryaya yönlendirir ve ihtiyaç halinde ev içi yükleri besler. Taşınabilir yapısı sayesinde, sistemden bağımsız şekilde farklı lokasyonlarda veya alternatif enerji ihtiyaçlarında da kolayca kullanılabilir. Tak-çalıştır özelliğiyle kurulumu pratik ve esnektir; bu da sistemi hem sabit hem portatif uygulamalar için ideal hale getirir.

Kullanım Senaryoları:

Gündüz: Güneşli bir günde 2 kWp’lik bu sistem, klima, buzdolabı ve modem gibi cihazlarınızı aynı anda çalıştıracak gücü rahatlıkla sağlayabilir. Örneğin öğle saatlerinde, 9000 BTU inverter tipte bir klima yaklaşık 900 Watt tüketirken, buzdolabı 100 Watt civarında, modem ve aydınlatmalar ise toplamda 50 Watt civarında tüketim yapar. Toplamda 1.05 kW’lık bir yük oluşur. Aynı saat diliminde panellerden 1.8 – 2.0 kWh üretim sağlandığında bu yük, doğrudan güneşten karşılanır. Üretim tüketimden düşükse, eksik enerji sistem tarafından otomatik olarak şebekeden tamamlanır. Bu sayede evde hiçbir enerji kesintisi yaşanmaz ve her halükârda sistem, sizi tasarrufa geçirir. Üretim tüketimi aştığında ise fazla enerji, otomatik olarak bataryaya aktarılır. Örneğin bu senaryoda saatte yaklaşık 0.8 – 0.9 kWh enerji bataryaya yönlendirilebilir. Bu sayede sistem, sadece o anki tüketimi karşılamakla kalmaz, fazlasını da depolayarak geceye hazır hale gelir.Eğer batarya dolu ve üretim fazla ise sistem siszi tüketimi arttırmak için uyarır örneğin çamaşır makinanızı kullanabilirsiniz der.

Gece: Akşam olduğunda güneş panelleri üretim yapmayı bırakır ancak gündüz saatlerinde dolmuş olan LiFePO₄ bataryanız devreye girer. Bu batarya, 5 kWh kapasitesiyle gece boyunca buzdolabı, modem ve temel aydınlatmalar gibi kritik cihazları çalıştırabilir. Ortalama bir buzdolabı gecelik 1.0 – 1.2 kWh, modem ve 3-4 adet LED aydınlatma hattı ise toplamda 0.5 – 0.7 kWh enerji tüketir. Yani toplamda 2 kWh civarında bir enerjiye ihtiyaç duyulur ve bu da bataryanın kapasitesinin yaklaşık %40’ı kadardır. Geriye kalan enerji, daha uzun süreli kullanım için yedekte kalır. Sistem, gece boyunca otomatik olarak yükleri optimize eder; kritik olmayan yükler devre dışı bırakılırken, sabaha kadar enerji ihtiyacı dengeli şekilde karşılanır. Kullanıcının fark etmesine bile gerek kalmadan sistem tüm kontrolü üstlenir.

Elektrik Kesintisi: Şebeke elektriğinin kesildiği bir durumda, Sistem 1 tamamen otomatik olarak ada moduna geçer. Kritik yükler önceden belirlenmiştir: buzdolabı, modem, bazı aydınlatma hatları, güvenlik sistemleri gibi cihazlar sistem tarafından öncelikli olarak beslenir. Şebeke kesildiği anda mikroinverter ve batarya inverteri devreye girer, <20 milisaniye gibi son derece kısa bir sürede sistem şebekeden ayrılır ve batarya ile güneş panellerinden enerji sağlamaya devam eder. Bu geçiş hızı, bir göz kırpmasından daha kısadır. Sonuç olarak, buzdolabınız çalışmaya devam eder, modem bağlantısı kesilmez, ışıklarınız titremez. Eğer kesinti gündüz saatlerinde yaşanmışsa hem batarya hem güneş panelleri birlikte çalışarak daha uzun süreli kesintisiz güç sağlar. Gece vakti uzun süreli bir kesinti olursa, 5 kWh’lik batarya sayesinde kritik cihazlarınız yaklaşık 6 – 8 saat boyunca beslenebilir. Sistem mobil uygulama üzerinden kullanıcıyı bilgilendirir: hangi cihazlar aktif, bataryada ne kadar süre kaldı, üretim-tüketim dengesi nedir… Tüm bunları anlık takip edebilir, şebekeye ihtiyaç duymadan evinizde enerji konforunu sürdürebilirsiniz. Bu hibrit yapı, sizi dış şebekeye bağımlılıktan büyük ölçüde kurtarır ve eviniz %100 akıllı kontrolle çalışır hale gelir.

Forem-ARGE Entegre Akıllı Takip Sistemi:
Bu balkon tipi güneş sistemi de, Forem-ARGE tarafından geliştirilen akıllı enerji yönetim altyapısıyla entegre çalışır. Kullanıcılar, özel mobil uygulama veya web paneli üzerinden anlık üretim (W), cihaz bazlı ev içi tüketim (W), anlık yük dengesi, ve batarya durumu (varsa) gibi tüm verileri gerçek zamanlı olarak izleyebilir. Sistem, sadece genel izleme değil, yük bazlı analiz ve cihaz önceliklendirmesi de yapabilir. Öğle saatlerinde örneğin güneş üretimi tüketimi aşarsa, sistem kullanıcıya otomatik bildirim göndererek “Üretim yüksek – çamaşır makinesini şimdi çalıştırabilirsiniz” gibi önerilerde bulunur. Bu altyapı, sadece enerji takibi değil, aynı zamanda enerjiye göre yaşam senaryolarını optimize etmeyi de mümkün kılar. Gün sonunda kullanıcılar, tasarruf edilen enerji miktarını ve sistem performansını günlük/haftalık raporlarla görebilir. Forem-ARGE'nin bu entegre çözümü sayesinde, kullanıcı yalnızca üretim değil, verimli tüketimi de yönetir.

Bu yapı sayesinde, sistem hem gündüz üretimiyle öz tüketimi maksimize eder, hem de gece kullanımını verimli batarya kullanımıyla destekler. Elektrik kesintilerinde otomatik adalama ile evin temel yükleri beslenmeye devam eder ve kullanıcı, şebekeden tamamen bağımsız bir deneyim yaşar.

Sistem 2: 2 kWp Akıllı Mikroinvertörlü Plug&Play Sistem (Bataryasız)

En küçük akıllı GES. Doğrudan Güneşle Çalışan Pratik Sistem

Sistem temel olarak güneş paneli, mikroinvertör, bağlantı kablosu ve montaj aparatlarından oluşur. Güneş paneli, balkon korkuluğu ya da duvar üzerine monte edilerek güneş ışığını elektriğe dönüştürür. Bu panelden çıkan doğru akım, hemen arkasına takılan mikroinvertör aracılığıyla evde kullanılabilir alternatif akıma çevrilir. Mikroinvertörden çıkan bu enerji, özel bir AC güç kablosuyla doğrudan evin prizine aktarılır. Sistemin kurulumu oldukça pratiktir ve genellikle herhangi bir elektrik tadilatı gerektirmez sadece güvenli bir AC bağlantı noktası (örneğin balkon prizi) ile sisteme dahil olur. “Tak-çalıştır” (Plug&Play) özelliği sayesinde hem görsel bütünlüğü bozmadan hem de yer kaplamadan kullanılabilir Panellerin güvenli bir şekilde sabitlenmesini sağlayan montaj ekipmanları ise rüzgar ve dış etkenlere dayanacak şekilde seçilmelidir.

Gelişmiş enerji yönetim sistemi (EMS), Forem-ARGE yazılımıyla entegre çalışarak üretim ve yük bazlı tüketimi anlık izleme, batarya durumunu analiz etme ve mobil uygulama üzerinden günlük rapor alma imkânı sunar. Akıllı prizler sayesinde cihazların çalışma saatleri optimize edilir kritik yükler secilebilir örneğin yazın klimayı beslesin kışın elektirikli söminenizi beslesin; üretim fazlası oluştuğunda sistem kullanıcıyı bilgilendirir ve cihazlar uzaktan kontrol edilebilir.

Ancak bu sistem de, zero-export (şebekeye enerji basmama) prensibiyle çalışsa da, elektrik kesintilerinde mikroinvertörler otomatik olarak kapanır. Bunun nedeni, sadece şebeke güvenliği değil; aynı zamanda voltaj/frekans dengesizliği nedeniyle ev içi cihazların zarar görmesini önlemektir. Yani sistem, hem kendini hem de bağlı yükleri korumak için şebeke kesildiğinde geçici olarak devre dışı kalır.

Öne Çıkan Özellikler:

2 kWp Güneş Paneli + Akıllı Mikroinvertör:

Güneş panellerinden elde edilen DC enerji, mikroinvertör aracılığıyla anında ev şebekesine uygun AC enerjiye çevrilir. Sistem, “tak ve çalıştır” mantığıyla çalıştığı için ek bir batarya bağlantısı veya karmaşık güç elektroniğine ihtiyaç duymaz. Üretilen enerji, evde o anda çalışan cihazlar tarafından doğrudan tüketilir. Eğer üretim, anlık tüketimi aşarsa, invertör otomatik olarak üretimi kısar ve fazla enerjiyi şebekeye basmaz (zero-export). Bu noktada, entegre akıllı sistem kullanıcıyı bilgilendirerek “Üretim fazla – çamaşır makinesini şimdi çalıştırabilirsiniz” gibi uyarılar gönderir. Bu sayede üretim anında değerlendirilir, şebekeden çekilen enerji azalır ve elektrik sayacınız yavaşlayarak maksimum tasarruf sağlanır.

Plug&Play Kolay Kurulum:
Sistem portatifliği ve basit kurulumu ile öne çıkar. Mikroinvertörlü paneller, uygun bir elektrik tesisatçısı tarafından kısa sürede kurulabilir ve evinizin mevcut elektrik altyapısına uyumlu şekilde çalışır. Özel bir altyapı değişikliği çoğunlukla gerekmez – örneğin balkon tipi uygulamalarda panel-mikroinvertör setini bir prize takmanız yeterli olabilir. Bu özelliğiyle kiracılar veya evinde büyük tadilat istemeyenler için idealdir.

Gündüz Odaklı Tasarruf:
Bu sistem, özellikle gündüzleri elektrik tüketimi yüksek olan ev kullanıcıları için tasarlanmıştır. Güneş olduğu sürece ev aletleriniz şebekeden değil, öncelikle güneş panellerinden beslenir. Böylece şebekeden çekilen enerji azalır ve elektrik faturanız düşer. Örneğin gündüz çalışan klimanızın, çamaşır makinenizin veya bilgisayarınızın tüketimi doğrudan güneş paneli üretimiyle karşılanır – şebekeden hiç veya çok az enerji alınır. Batarya maliyeti olmadığı için başlangıç yatırımınız daha ekonomiktir.Kullanım Senaryoları:Gündüz:
Hafta sonu öğle saatlerinde evdesiniz ve klima (900 W), çamaşır makinesi (500 W), buzdolabı (100 W), modem ve aydınlatma (100 W) gibi cihazlar aynı anda çalışıyor. Toplamda yaklaşık 1.6 kW’lık bir yük oluşur. Balkon korkuluklarına dikey (90°) konumda monte edilmiş 2 kWp'lik güneş paneli sistemi, özellikle yaz aylarında, güneşin yüksek açıyla geldiği öğle saatlerinde 1.8 – 2.0 kWh/saat üretim sağlayabilir. Yani panel yatay değil dik monte edilmesine rağmen yaz döneminde öğle vakitleri için oldukça yüksek bir üretim kapasitesi sunar. Üretilen enerjinin %80-90'ı evde anında tüketilir ve şehir şebekesinden çekilen enerji ciddi oranda azalır. Yaklaşık 5 saatlik verimli güneş süresi içinde toplamda 8 ila 10 kWh arası üretim sağlanabilir.

Ayrıca sistem zero-export prensibiyle çalıştığı için üretim, tüketimi aştığında fazla enerji şebekeye gönderilmez; mikroinvertör üretimi otomatik olarak sınırlar. Bu sırada Forem-ARGE akıllı enerji yönetim sistemi, kullanıcıyı bilgilendirerek “Üretim fazla – çamaşır makinesini şimdi çalıştırabilirsiniz” gibi bildirimler gönderir ve fazla enerjiyi değerlendirme fırsatı sunar. Bu sayede tasarruf en üst seviyeye taşınır.

Gece:
Bataryasız bu sistem, yalnızca güneş olduğu sürece çalıştığından güneş battığında enerji üretimi durur. Gece boyunca buzdolabı (yaklaşık 1.2 kWh), modem ve aydınlatma (yaklaşık 0.8 kWh) gibi cihazlar şehir şebekesinden beslenir. Bu sistemin amacı geceyi beslemek değil, gündüz tasarruf sağlamaktır. ;Sistemin sunduğu gündüz odaklı desteki akıllı yönetim sistemleri ve tüketim planını ile toplam elektrik faturasını %50 ila %70 oranında düşürebilme potansiyeli vardır.

Elektrik Kesintisi:
Şebekede bir kesinti yaşandığında, sistemin mikroinvertörü, uluslararası güvenlik standartlarına uygun olarak kendini otomatik olarak devre dışı bırakır. Batarya bulunmadığı için sistem, o anda üretilen enerjiyi dengeleyemez ve voltaj/frekans sapmaları ev içi cihazlara zarar verebilir. Ayrıca şebekeye istenmeden enerji basılması, dış hatta çalışan bakım ekipleri için hayati risk oluşturur. Bu nedenle, sistem anti-islanding koruması ile güvenli bir şekilde kapanır. Güneş panelleri çalışıyor olsa bile, sistem şebeke sinyalini kaybettiği anda üretimi durdurur ve evdeki hiçbir cihaza enerji vermez. Bu, sadece teknik bir gereklilik değil; aynı zamanda hem sistem güvenliği hem de kullanıcı cihazlarının korunması açısından zorunludur. Sistem, şebeke geri geldiğinde kendini otomatik olarak yeniden devreye alır ve tasarrufa kaldığı yerden devam eder.

Her binanın kendine özgü bir enerjisi vardır, biz onu ortaya çıkarıyoruz.

SUNIVOL olarak, bina balkonlarınıza ve dış cephe duvarlarınıza özel olarak geliştirdiğimiz sistemlerle, keşif sürecinden tasarıma kadar her adımı sizin için planlıyoruz. Özel ölçüm cihazlarımızla yerinde keşif yapıyor, detaylı tüketim analizinizle birlikte balkon ve cephelerinizi 3 boyutlu modelleyerek yıllık üretim potansiyelinizi hesaplıyoruz. Akıllı prizlerimizle hangi cihazların ne zaman devreye gireceğini planlıyor, yüklerinizi önceliklendiriyor ve size özel tasarlanmış en uygun sistemi sunuyoruz.